Continued from: İnternet Televizyonculuğunun dünü bu günü ve geleceği - Ali Aksoy

Ben de o yıllarda bir süre, “stream” yani akış olarak adlandırdığımız ve bir ekranda canlı veya önceden kaydedilmiş içeriklerin ardı ardına yayınlandığı “yayıncılık” modelini, birazdan anlatacağım “on demand yayıncılıkla” birlikte kullandım. Fakat, kafamdaki asıl soru, dünyanın en büyük video arşivine sahip olmasına rağmen niçin Youtube’ın, klasik TV yayınlarına benzer bir akış penceresi kullanmadığı idi. Eğer Youtube dileseydi, her konuda, her dilde onlarca sürekli yayın akış penceresi oluşturabilirdi. Youtube’un böyle bir hususa hiç bir şekilde tevessül etmemesi benim çok garibime gidiyor ve bu husus üzerinde merakla düşünüyordum.

Aslında Youtube’un fark edip uyguladığı şey gayet basit bir fikre dayanıyor. Niçin insanlara bir yayın akışı dikte edilsin ki ? Kullanıcı, o an neyi izlemek istiyorsa zaten arama çubuğunu kullanarak, dilediği yayına erişebilir. O dönemlerde benzer sektörde olan arkadaşlara şu örneği veriyordum: “Siz, kendi yayın akışınızda bir belgesel yayınlayacak olun. Ben niçin o belgeselin yayın saatini bekleyeyim ? Youtube’a girdiğimde, istediğim zaman, istediğim konuda belgesel izleyebilirim. Hatta, bir saatlik bir belgeseli izlememe bile gerek yok. Vahşi hayvanlarla ilgili bir belgesel mi izleyeceğim, onu bulurum. Arslan mı izleyeceğim, onu bulurum. Hatta bir arslanı ne yapıyor halde izlemek istiyorsam onu bulurum ve izlerim. Böyle bir özgürlük varken, niçin bir yayın akışına mahkum olayım ?”

Şimdi okuyucuya çok sıradan gelen bu husus, o zamanlar hemen anlaşılabilir bir mesele değildi ve bu yüzden çok girişimci çok paralar kaybetti, bir çok hayal suya düştü. Ofisler, stüdyolar, ışıklar, dekorlar, ekipmanlar boşa gitti.

İnternet televizyonlarının o zamanlarda karşı karşıya olduğu ikinci kronik sorun, gelir modeliydi. İnternet televizyonunu kurduğunuzda bu işin maliyetini, sürdürülebilirliğini nasıl temin edeceksiniz ? Bu işin gelir modeli nedir ? Yayın stratejisi olarak klasik TV’leri kopyalamaya çalışan girişimciler, gelir modeli hususunda da aynı şeyi yaptılar. Böylece, işletmenin sürdürülebilirliğine ana darbelerden birini de bu alandan aldılar. Tabi ki, yayıncılıkta temel gelir modeli reklamlardır. Fakat, izlenmeyen bir kanalın, internet sitesinin yine konvansiyonel yöntemlerle reklam toplaması çok zor bir olaydır.

Yazı devam ediyor…