Continued from: Mumyalama ve öldükten sonra dirilme inancı ilk defa nasıl ortaya çıktı ?

Shitzin’e göre, Mısır bölgesi büyük tufandan sonra Tanrı Enki ve çocuklarına verilmiştir. Enki’nin tarihte kendisi gibi derin izler bırakan oğlu Marduk, Mısır’da kendi teolojisini oluşturmuştur. Shitzin’e göre Ra aslında Marduk’tur. Shitzin’e göre ilk defa Mısır’da ve Marduk tarafından ortaya atılan bu teoloji diğer Anunnaki Tanrılarının tepkisini çekmiş ve aralarında tartışma yaratmıştır. Diğer Anunnaki Tanrıları, Marduk’un bu fikir ile insanları kandırıp umut vererek haksız yere kendisine bağladığını düşünüyor ve Marduk’un bu yeni teolojik yaklaşımına itiraz ediyorlar.

Aslında burada çok büyük bir çelişki var. O da şudur: Zekeria Shitzin’in sümer tablet metinlerini yorumlaması ile ortaya çıkarttığını iddia ettiği Antik Astronotlar teorisine göre, Marduk bir insanla evlidir. İnsan türünden bir kadınla… Marduk’un Nibirhu meclisi kararıyla sürgün edildiği yıllarda Marduk’un karısı ölür ve Marduk bu duruma çok üzülür.

Halbu ki, ölümden sonra diriliş temasını Marduk ortaya atmış olsa idi her insan şunu sorardı: Eğer öldükten sonra diriliş mümkün idi ve sen bunu yapabiliyor idi isen, çok sevdiğin karını niçin hayata döndürmedin ?

Bu husus, Zekheria Shitzin anlatısının önemli çelişkilerinden birisidir.

Fakat mumyalama konusu ve ölümden sonra diriliş temasının ilk defa yazılı olarak Antik Mısır’da bulunması hususu Zekheria Shitzin’in anlatısından bağımsız olarak kanıtlı bir veridir. Mumyalamanın geçmişi daha eskilere uzanabilir. Fakat bizim için mumyalamanın kendisi kadar ne için yapıldığı, neden ortaya çıktığı da önemli. İşte bu konudaki ilk yazılı kaynak Antik Mısır medeniyetinde bulunuyor.

Biz şu anda mevcut bilgilerimizle Antik Mısır inançlarının kökeninin diğer tüm kuzey yarım küre dinlerinde olduğu gibi güneşin zodyak takviminde sıralanan burçların üzerindeki hareketine yani Güneş Kültü‘ne dayandığını biliyoruz. Bu nedenle Sümer, Akkad, Babil, Yunan, Mısır ve Hint Tanrı panteonu ile kitaplı dinlerin Peygamber listesi arasındaki kıssa benzerliği bizi şaşırtmıyor.

Kadim güneş kültünde öldükten sonra diriliş temasının asıl kahramanı güneştir. Kıssacı kültürde güneş 21 Aralık gün dönümünde yani gecelerin en uzun, gündüzlerin en kısa olduğu gün ölür (genellikle öldürürlür). Üç gün bekler. Sonra yeniden dirilerek göğe yükselir. Yani, güneş 22,23,24 Aralık tarihlerinde ufukta aynı noktaya gelir. 25 Aralık’tan sonra ufukta yükselmeye başlar. Bu olay, kıssacı kültürde güneşin ölümü ve yeniden dirilişi olarak anlatılır. Başka kıssalarda bazen güneş tamamen ölür ve yerine oğlu geçer. Tanrılığın ve Peygamberliğin babadan oğula aktarımının temel argümanı budur. Krallığın / Tanrılığın / Peygamberliğin babadan oğula aktarımını işlemeyen kıssalarda ana tema ölen güneşin yeniden dirilişidir. Ölümden sonra diriliş temasının kökeni budur.

Yazı devam ediyor…