Continued from:

Böylece, uzun dönemler boyu süren gözlem ve öykü aktarımları ile, yazın, kışın, sonbaharda ve ilkbaharda güneşin hangi takımyıldızların olduğu bölgelerden geçtiğini tespit edebildiler.

Bu takım yıldızlar birbiriyle eş sürelere sahip olmamakla birlikte 12 temel gruba ayrıldı. Bu 12 temel grubun her biri bir ayı temsil etti. Yani 12 rakamı, rastgele bir tercih değil, güneşin izlediği rota ve bunun üzerinde görünen takımyıldızların sayısı ile ilgili bir rakamdı. Hatta bazı kültürlerde 12 yerine 13 takım yıldızın sayıldığı da görülmüştür. Fakat en kabul gören ve en çok kullanılan sistem 12 takım yıldız üzerine kuruludur.

Daha sonra insanlar gündüzlerin ve gecelerin sürelerini saymaya, hesaplamaya çalıştılar. Bu çabanın sonucunda 4 adet gün dönümü belirlendi.

21 Mart ve 21 Eylül iki kritik zaman dilimi oldu. Bu iki zaman diliminde gündüz ve gece süreleri birbirinin aynısıydı idi. Bunların dışında 21 Haziran ve 21 Aralık yine iki kritik zaman dili miydi. 21 Haziran’da en uzun gündüz, en kısa gece; 21 Aralık’ta ise en kısa gündüz ve en uzun gece yaşanmaktaydı. 21 Mart eşiği gece ve gündüzün eşit sürelerde olduğu bir aşamadan gündüzlerin daha uzun olduğu ve 21 Haziran’a kadar sürecek daha sıcak günleri, daha uzun günleri müjdeleyen bir sembol oldu.

Yazı devam ediyor…