Continued from:

Bilge bir müddet onları izledikten sonra, elma tabağına ulaşan çocuğu kucağına aldı, öptü, sevdi ve dedi ki; “Sen güzel torunum, tuttuğunu koparan becerikli, çok yetenekli ve sanatkar ruhlu bir adam olacaksın. İnsanların gözünde bir aslan gibi görkemli olacaksın. Çok yakışıklı olacaksın. Kadınlar sana baktıkça imrenecek de imrenecek. Gün gibi parlayan yüzün çoğunu baştan çıkaracak da ille onlardan, kadınlardan yana bir sorun yaşayacaksın. Sana verilen bütün diğer yeteneklere rağmen kaderini kadınlar belirleyecek. Her şeyde mutedil olmayı öğütleyen Rabbimden sana yardım dilerim. Güçlü başlayıp, yorgun bitireceksin.”

Sonra onun için uzun bir dua okudu.

Pekmeze yaklaşan çocuğu aldı, öptü, sevdi ve dedi ki; “Sen zorlu günlerin çocuğu. Her şeyin kaderini yazan Tanrı sana zor bir ömür verecek. Çünkü sen adaleti emreden bir hakim olacaksın. Güç sahibi bir yöneticinin hizmetinde bulunacaksın. Zehirlenen, oklanan, asılan insanlar göreceksin. Ömrünün çoğu dağlarda açık alanlarda değil de binaların, sarayların içinde geçecek. Kıtlık günlerinde bile yiyeceğin hazır olacak. Kış kıyamet içinde bile ateşin başında sıcakta oturacaksın. Fakat ömrünü sıkıntılı şeylere şahit olarak geçireceksin. Gördüğün şeylerin üzüntüsü seni yeyip bitirecek. İnsanlar için ah eden bilge bir hakim olacaksın. Dilerim Rabbimden, giydiğin giysiler, başına sardığın bezler, örttüğün örtüler, oturacağın post seni kötülerin şerrinden korusun.”

Uzun bir dua okudu.

Yazı devam ediyor…